Haldun kosay Lisesi
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ibretlik

Aşağa gitmek

ibretlik Empty ibretlik

Mesaj tarafından ßy-!brah!m Perş. Kas. 01, 2007 6:44 pm

sehzade02-05-2006, 06:22 PM

Adalet

İstanbul'un fethinden sonra Hazreti Fatih bütün mahkümleri serbest
bırakmıştı. Fakat bu mahkumların içinden iki papaz zindandan çıkmak
istemediklerini söyleyerek dışarı çıkmadılar. Papazlar Bizans
imparatorunun halka yaptığı zülüm ve işkence karşısında ona adalet
tavsiye ettikleri için hapse atılmışlardı. Onlar da bir daha hapisten
çıkmamaya yemin etmişlerdi.

Durum Hazreti Fatih'e bildirildi. O, asker göndererek, papazları
huzuruna davet etti. Papazlar hapisten niçin çıkmak istemediklerini
Hazreti Fatih'e de anlattılar. Fatih o dünyaya kahreden iki papaza
şöyle hitap etti:

- Sizlere şöyle bir teklifim var: Sizler İslam adaletinin tatbik
edildiği memleketimi geziniz, müslüman hakimlerin ve müslüman halkımın
davalarını dinleyiniz. Bizde de sizdeki gibi adaletsizlik ve zulüm
görürseniz, hemen gelip bana bildiriniz ve sizler de evvelki kararınız
gereğince uzlete çekilerek hâlâ küsmekte haklı olduğunu isbat ediniz.

Hazreti Fatih'in bu teklifi papazlar için çok cazip gelmişti. Hemen
Padişahtan aldıkları tezkere ile İslam beldelerine seyahate çıktılar.
İlk vardıkları yerlerden biri Bursa idi... Bursa'da şöyle bir hadiseyle
karşılaştılar:

Bir Müslüman bir yahudiden bir at satın almış, fakat hiçbir kusuru yok
diye satılan at hasta imiş. Müslümanın ahırına gelen atın hasta olduğu
daha ilk akşamdan anlaşılmış. Müslüman sabırsızlıkla sabahın olmasını
beklemiş, sabah olunca da erkenden atını alıp kadının yolunu tutmuş.
Fakat olacak ya, o saatte de kadı henüz dairesine gelmemiş olduğundan
bir müddet bekledikten sonra adam kadının gelmeyeceğine hükmederek
atını alıp ahırına götürmüş. Atını alıp götürmüş ama at da o gece
ölmüş.

Hadiseyi daha sonra öğrenen kadı, atı alan müslümanı çağırtıp meseleyi şu şekilde halletmiş:

- Siz ilk geldiğinizde ben makamımda bulunsa idim, sağlam diye satılan
atı sahibine iade eder, paranızı alırdım. Fakat ben zamanında makamımda
bulunamadığımdan hadisenin bu şekilde gelişmesine madem ki ben sebep
oldum, atın ölümünden doğan zararı benim ödemem lazım, deyip atın
parasını müslümana vermiş.

Papazlar islam adaletinin bu derece ince olduğunu görünce parmaklarını
ısırmışlar ve hiç zorlanmadan bir kimsenin kendi cebinden mal tazmin
etmesi karşısında hayret etmişler.

Mahkemeden çıkan papazların yolu İznik'e uğramış. Papazlar orada şöyle bir mahkeme ile karşılaşmışlar:

Bir müslüman diğer bir müslümandan bir tarla satın alarak ekin zamanı
tarlayı sürmeye başlar. Kara sabanla tarlayı sürmeye çalışan çiftçinin
sabanına biraz sonra ağzına kadar dolu bir küp altın takılmaz mı? Hiç
heyecan bile duymayan Müslüman bu altınları küpüyle tarlayı satın
aldığı öbür müslümana götürüp teslim etmek ister;

- Kardeşim ben senden tarlanın üstünü satın aldım, altını değil. Eğer
sen tarlanın içinde bu kadar altın olduğunu bilseydin herhalde bu fiata
bana satmazdın. Al şu altınlarını, der.

Tarlanın ilk sahibi ise daha başka düşünmektedir. O da şöyle söyler:

- Kardeşim yanlış düşünüyorsun. Ben sana tarlayı olduğu gibi, taşı ile
toprağı ile beraber sattım. İçini de dışını da bu satışla beraber sana
verdiğimden, içinden çıkan altınları almaya hiçbir hakkım yoktur. Bu
altınlar senindir dilediğini yap, der. Tarlayı alanla satan
anlaşamayınca mesele kadıya, yani mahkemeye intikal eder. Her iki taraf
iddialarını kadının huzurunda da tekrarlarlar.

Kadı, her iki şahsada çocukları olup olmadığını sorar. Onlardan birinin
kızı birinin de oğlunun olduğunu öğrenir ve oğlanla kızı nikahlayarak
altını cehiz olarak verir.

Papazlar daha fazla gezmelerinin lüzumsuz olduğunu anlayıp doğru
İstanbul'a Hazreti Fatih'in huzuruna gelirler ve şahit oldukları iki
hadiseyi de aynen nakledip şöyle derler:

- Bizler artık inandık ki, bu kadar adalet ve biribirinin hakkına saygı
ancak İslam dininde vardır. Böyle bir dinin salikleri başka dinden
olanlara bile bir kötülük yapamazlar. Dolayısıyla biz zindana dönme
fikrimizden vazgeçtik, sizin idarenizde hiç kimsenin zulme
uğramayacağına inanmış bulunuyoruz, derler. (1)
ßy-!brah!m
ßy-!brah!m
UZMAN ERBAŞI

Mesaj Sayısı : 119
Kayıt tarihi : 20/09/07

https://hklisesiogrencileri.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz